Açın Karnı Doyar Egosu Doymaz

Selamm Sevgili Bal Köpüklerimm..
Mart'tan beri görüşmüyoruz vee sizi çok özleedimm 💕
Evet size birrr sürüü yenii konuyla geldim. Nereden başlayacağımı tam olarak bilemiyorum çünkü o kadar karmaşık şeyler başımdan geçti ki. Tane tane başlayalım.
Son 2 aydır "Bu ne işşş be böyleee !?!" demekten bu söz dizimi benim atasözüm haline geldi. Sürekli:

- nE?
-Pardoon?
-anlamadım?
-NASIL YANİ?
-şaka mı ?

 şeklinde geçiriyorum günlerimi. Sanki 16.yüzyılın Avrupa köylüsüymüşüm de bulunan bütün yeniliklere şaşırıyormuşum gibiyim. Özellikle ummadık taşlar artık başımı yarmıyor çünkü başım yerimde kalmadı sağ olsunlar. 
    O kadar duyarsızlaştım, o kadar hissizleştim ki artık anlayabiliyorum 30 yaş ve üstünün dünyayı sevmek için bir neden bulamamasını. Büyümeyi hiçbir zaman istemediğimi biliyorsunuz ki ben hala Avengers, Disney filmleri kovalayan biri olarak kalmak istiyordum. Fakat son iki aydır hayatım: " ahahaha demek dünyanın renklerini hala canlı ve sıcak mı görmek istiyorsun? Sence ben buna izin verir miyim? Al sanaa al sanaa." diye ıslak odunla dövüyormuş gibi hissediyorum.
    Bir gece neden bu kadar çok dayak yediğimi oturup düşündüğümde gözlemlediğim tek şey, insanların açlık duygusunun olduğunu fark ettim. Eğer siz toksanız ve hayattan zevk alan bir insansanız maalesef insanlar açlığını sizinle gidermek istiyorlar. Aç ayı oynamaz sözünü atalarımız sadece gerçek anlamda kullanmadığını size anlatayım...
    Kabul etmek gerekirse artık küçük bir insan değilim ve maalesef bunu kabul etmek zorundayım. Kavgacı, gürültücü, sinsi, fırsatçı, yalancı bir insan değilim. Çünkü hayat zaten çok yorucu olduğu için daha fazla kendimi ve insanları yormak istemiyorum. Birisi benimle arkadaşlık etmek istediğinde ilk kullandığım cümle artık; "Benden bir tane var. Birbirimize buna göre davranırsak sevinirim." Ama aslında fark ediyorsunuz ki kendiniz hakkında ne kadar çok şey söylerseniz söyleyin insanlar, sizi kafasında kurguladığı insan olarak tanıyacak. Sürekli sizi geçmişindeki kötü insanlarla kıyaslayacak, Sende aynısını yaparsan diye seni suçlayacak. Bunlar "Aşk Vampiri" tayfası...

Aşk vampirleriyle tam olarak "Bence artık hayatımda her şey yolunda gidiyor ve ben de artık birini sevebilirim" dediğiniz an tanışıyorsunuz. Bunlar olabildiğince yanlış insanlardır, işte burada hayat diyor ki 'Al bakalım sana yeni bir imtihan daha.' Eğer kısa süre içinde fark edebilirseniz ölmüyorsunuz fakat kısa süreli bitkisel hayat yaşıyorsunuz. Baştan her şey rüya gibi gider. O rüya gibi anınızda vampiriniz sizi en iyi nereden ısırabileceğini hesaplar. Baştan sona bu sevginin içinde hesap kitap vardır aslında. Kendini size alıştırdıktan sonra en uygun anınızda ısırır ve yavaş yavaş yüzünüzdeki rengi, gözlerinizdeki neşenizi, aklınızı emer. 
Kötü tarafı:❌Hiçbir zaman, hiçbir şeyinizle doymazlar.
            Sürekli sizi yetersiz hissettirir.
             Kişisel kölesiymişsiniz gibi davranmanızı ister.
            Sizi iyice sömürdükten sonra kemiklerinizi bir köşeye atar.
             Sizi kaybetmekten de asla korkmazlar.

İyi tarafı: ✅sizi ilk 2-3 gün sevdikleri için mutlu olabilirsiniz.( ayıp olmasın diye severler )

Kurtulmak için ne yapılabilir?: Sadece size verdiği değeri ve başkalarına verdiği değeri gözlemleyin ve düşünün. (alternatif olarak aşağıdaki sorulara cevap arayabilirsiniz.)
"Beni dinlemiyor musun? 
Benimle konuşmuyor musun? 
Beni sürekli başkalarıyla mı kıyaslıyorsun? 
O zaman geldiğin kapının nerede olduğunu biliyorsun."

Gelelim... İlgi Pazaritlerine. (İlgi Asalakları'da diyebilirdim fakat ben kibar biriyim😇)
Son iki aydır ayyy ne çektin be Mori bunlardan.

    İlgi Parazitleri aşk vampirleri gibi değildir. Bunların en belirgin özellikleri size arkadaşınmış gibi davranıp yaklaşıp daha sonra sürekli 'Beni ara, beni sor, ben ben ben... Ben olayım sadece, Benim etrafımda dön.' diyen tiplerdir. Bunlar da adı üstünde insana yapışınca bırakmazlar. Kendi hayatlarını olduğundan bile şüpheliyim. Bazen onlara bakıp bu yaşa kadar nasıl geldiğine şaşırıyorum. Bu insanlar genelde mutsuzdur. Başlarından hep kötü şeyler geçmiştir ve hayatında pozitif giden bir şeyler olsun isterler ardından sizi bulurlar. Sizi bir süre gözlemledikten sonra " aaa evet bu çok mutlu beni de iyileştirebilir." diyerek mutlu giden hayatınızın tam ortasına yapışırlar. 
    Ondan sonra size TÜRBEYMİŞSİNİZ gibi davranırlar ya da günah çıkartan bir PEDER gibi.
Mutsuz insanlar neden mutsuzluğunun sebebini mutlu insanların mutluluklarına bağlıyor hiç anlamıyorum. Ne yani geçmişte korkunç bir hayat yaşamanın sebebi ben miyim ? 

Kötü tarafı: Ailesinin bütün karmasının sebebi sizmişsiniz gibi davranırlar
             Asla gerçekten sevildiklerine inanmazlar ve sevginiz yetmez.
             Timsah gözyaşları
             ❌Sizin birini sevebileceğinize inanmazlar ve size taş kalpli muamelesi yaparlar. ( ilgi vermediğiniz zaman)
             Dilendiği sevgiyi alamayınca bağırıp çağırıp çekip giderler.

İyi tarafları: ✅Bir süre sonra kuyruğunu kıstırıp geliyorlar.
NOT: ama değişmiyorlar.

Sıradaki gelsiiinn... Sanmıştım Sivrisinekleri...
    Adından da anlaşıldığı gibi sizi emen türden. Grubumuzun deccali diyebilir miyiz?  %80 evet. Bu gruptaki insanlar hayatınızdaki herkes olabilir; eşiniz, arkadaşınız, patronunuz, komşunuz hatta hiç sohbetiniz bile olmayan ınstagram takipçiniz bile. En belirgin özellikleri size tümüyle sahip olduğunu sanmaları. Size sormadan, sizi tanımadan hakkınızda yazıp çizerler konuşurlar. Elbet ki bunlar kulağımıza gelecek. "Neden böyle yaptın ?" diye sorduğunuzda işte o klasik cevabını verir:
" -falandan filandan (bahanesi)- SANMIŞTIM."
Sanmıştım mı? Bir saniye bir saniye.... Beni "sanmıştım" kalıbına koyacak kadar tanıdın mı ki? Aslında sizi 'sanmıyor' sadece kafasında size şekil veriyor ve onun gibi olmanızı istiyor.
 Kötü tarafları: ❌ Sanmak
                  Kafasındaki kalıba uymadığınız için bahaneleriyle zeytinyağı gibi üste çıkmak
                 ❌ Sizin sonsuza dek onları sevebileceklerini düşünmesi ve bu yüzden bütün saygısızlıkları yüzsüzce yapabilmesi, ağzına gelen her şeyi sayıp dökmesi.
                 ❌ Sizi kafasındaki kurguların başrolü yapması
İyi tarafları: Yok. Maalesef tamamen toksitler.

        Gelelim bütün bu umut ve şevk emicilerin en büyük ortak özelliğine. Karşınızdaki insan hangi gruba dahil olursa olsun hepsi Sizi onun malınız sanır.
Eğer sevgilinse/eşinse ondan habersiz nefes bile almamanız gerektiğini sanır.
Eğer arkadaşınsa sadece onun dertleri vardır ve sadece o dertlerle ilgilenirsiniz. Onun dertlerine koşacağınızı sanır. 
Eğer patronunuzsa sizi iliklerine kadar sömürebileceğini sanır. 
Eğer öğretmeninizse sadece o derste full çekmeniz gerektiğin sanır.
Eğer herhangi bir takipçinizse sizi herkesle konuşuyorsunuz sanır ( ona yazmadığınız için öfkeli ve muhtemelen küfür edip engelleyecek)

    Kısacası sanır sanır sanır... İnsanlar bunları sanmak yerine bize sormayı hiç akıl edemezler mi bu da saatlerce düşündüğüm bir konu.  Hayırr küçük hanımlarr küçük beylerrr... Benim sizden önce de bir hayatım vardı ve kötü haber, sizden sonra da bir hayatım olacak. 
     Artık şunu kabullensek mi ? Kimse için oturup ağlamıyoruz, kimse için de ciğerimiz sökülene kadar üzülmüyoruz. Çünkü zaten o değeri görmüyoruz. Eğer kafandan benim için 'sanırımlarla dolu' bir senaryo yazıyorsan buyur bensiz oyna. Sırf seni seviyorum ya da sana saygı gösteriyorum diye  bana saygısızlık yapabilme özgürlüğünü sana tanımaz. "Vur ensesine al ekmeğini "  öyle bir dünya kaldı mı ? Ayrıca neden bu sevgimizi dipsiz bir kuyu gibi sonsuza dek süreceğini düşünüyorlar ?
Bir sevgi; hiç olarak görülmeye, yok sayılmaya, fikirlerinin önemsenmemesine rağmen hala devam edebilir mi? 

Bunun cevabını sen de ben de ve diğerleri de çok iyi biliyoruz...
ve bütün bu emicilerin amacının kendinde eksik olan özelliği sizi emerek tamamlamak istediğini de gayet iyi biliyoruz.

Unutma: Senden bir tane var. Karşındakinden kaç tane var emin değiliz ama senden bir tane var.

MORİ 


             
             











Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Ne Gördüğün Ne Aradığına Bağlıdır

Baştan Beri Hiç Yazılmamış Bir Hikaye: Yarı Yol Yolculuğu

Heyoyoo 2024 Analizi Yapıyoruzz